Ana Sayfa

berlinturkbanner

berlinturkbanner

Sabriye Güler

Sabriye Güler  |  BERLIN

YAZARIN TÜM YAZILARI

" GEL BARIŞALIM ARTIK…"

"Dağlar, insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa, şimdi en güzel şiir, barıştır."

Yaşar Kemal

                Hangi derdimize yanacağımız çok sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz. Herşey var, pahalık, artık sadece yaşamsal şeyleri yaptığımız bir döneme giriyoruz. Yaşamak için çabalıyoruz. Derdimiz bir değil binlerce!

 

          Türkiye, dünyada eşine az rastlanır biçimde terörle çok başarılı mücadele etti. Öyle kırılgan ve zorlu bir dönemdi ki, bunu başardığını tüm dünyaya gösterdi. Hem de gelen tüm iktidarların ortak çabası ile feto ve içimizdeki hainlerin yandaşlığını saymıyorum.

 

          Öyle bir terör örgütü ki bu PKK denilen eli kanlı terör örgütü, savunduğunu söylediği Kürtlerin bile çok canını yaktı. Yüzbinlerce örnek verebilirim size, fakat maksat ortamı germemek adına burada yazmak istemiyorum. Renklilik iyidir, çok güzeldir ama güzel kardeşim sen kırk yıldır nefret ekiyorsun, kin ekiyorsun, sevgisizlik, kötülük her türlü duygu ile yoğuruyorsun kendini, sonra çıkmış," Gel Barışalım Artık" diyorsun. Çünkü sende rahatsızsın bu durumdan, sadece benim devletim yok diye içinde yaşadığın topluma bu kadar düşmanca yaklaşamazsın...

           Ama yaklaştınız, hiçbir ayrımcılığa uğramadan bu ülkede okuyup, iş kurup, ciddi servetler edinip, özellikle kendi yörenizde bulamadığınız huzur ve mutluluğu gelip batı da buldunuz. Ayıptır günahtır demediniz, sonra arkanıza dönüp sizi batıya sürükleyen nedenleri unutup, aynı düşmanlığı, ayrımcılığı orada da sürdürdünüz... Yani bunu kul kaldırır ama yüce Rabbim bile razı gelmez bu kadar ikircikli bir kötülüğe...

 

        " Gel Barışalım Artık..." Diyorsun ama daha da kinlenerek, tuhaf kötü yıkıcı, bölücü, yılan gibi tıslayarak, arkana emperyal güçleri almış, kafanda kırk tilkinin kuyruğu, hiçbirinin de kuyruğu birbirine değmiyor. Yol almaya bakıyorsun...Yolun yol değil bırak barışı falan gaz yüklenmiş uçan balon gibi uçuyorsun. Ne akla sığar ne de mantığa sığan hareketler bunlar...

 

          Ben bu ülke de gizli zulüm gören değil, hakir görülen, aba altından sopa gösterilen tek Alevi yurttaşlarımızı gördüm. Özellikle sağ iktidarlar döneminde! Onlar bu kadar yanlışa rağmen bu ülkenin içinde ışık gibi parladılar, asla Türkiye Cumhuriyetine karşı  kötü bir düşünce üretmediler. Sevgi aktı türkülerinden, yüreklerinde kötücül düşünceye asla yer vermediler. Çünkü biliyorlardı ki bu vatan onların, biliyorlardı ki bu vatanın gerçek sahipleri kendileri... Sazları ile sözleri ile yarattıkları değerli enerji ile bayraklarına ve vatanlarına sahip çıktılar. Yurtdışında emperyalist organize tüm kötülüklere karşın Aleviler kendilerini bu sarmalın içine sokmadı, açıkçası kimsenin kendilerini kullanmasına izin vermediler. 

       Çünkü aydın, akıllı ve donanımlar... Bu kadar yazımdan sonra şimdi bana diyeceksiniz ki? Alevi misiniz diye? Değilim ama keşke olsaydım, bundan da gurur duyardım, Alevilik islam'ın sevgi yüzüdür, pozitif yönüdür.

 

        Neyse konuyu dağıtmayalım, elbette BARIŞ güzel anlamlı bir şeydir; Sözcüğü bile, ama benim bildiğim BARIŞ böyle olmaz, önce insan kendi kendisi ile barışmalı, yaptığı tüm kötülükler ile yüzleşmeli, sonra da "GEL BARIŞALIM ARTIK " demeli...

 

         Doğrudur! "Barışın hiçbir maliyeti yoktur. Buna ek olarak tüm masrafıyla herhangi bir zaferden son derece daha avantajlıdır."( Thomas Paine)

 

         Doğrudur!