Seçime katılım oranının 1990'dan bu yana en yüksek düzeye çıkarak yüzde 84 olduğu 23 Şubat 2025 seçiminin resmi olmayan sonuçlarına göre Almanya Federal Meclisi'nin yeni koltuk dağılımının CDU/CSU 208, AfD 152, SPD 120, Yeşiller 85 ve Sol Parti 64, SSW 1 olarak gerçekleşeceği görülmektedir.
Seçimin galibi Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partileri ile Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasında koalisyon hükümetinin kurulmasının en güçlü ihtimal olduğu yorumcular tarafından ifade edilmektedir. Çünkü Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Friedrich Merz’in aşırı sağcı AfD ile koalisyon kurmayı kesinlikle reddettiği için; oylarını neredeyse iki katına çıkaran ve 23 Şubat seçimlerinin ikinci büyük partisi olan ve CDU/CSU ile koalisyon beklentisi bulunan AfD'nin önümüzdeki günlerde koalisyon ortağı olarak herhangi bir hükümete girmesi mümkün görünmemektedir.
İşte bu noktada Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti (SPD) işbirliğinde kurulucak ''Büyük Koalisyonun'' ne kadar büyük olduğu tartışılır duruma gelecektir!
SPD ile CDU/CSU arasında koalisyon kurulması halinde bu, dördüncü büyük koalisyon (GroKo) olacaktır. 2005 ile 2018 yılları arasında CDU'lu Angela Merkel başbakanlığında üç ''Büyük Koalisyon'' hükümeti görev yapmıştır. Bugün yaşanılan aşırı sağın güçlenmesi sorununun temelinde bu koalisyonların yarattıkları ortamın olumsuz etkisi bulunmaktadır.
Göç, ekonomi ve enerji alanlarında çok farklı politikaları olan bu iki büyük partinin kurmuş oldukları koalisyonlar siyasi literatürde ''Büyük Koalisyon'' olarak adlandırılmasına rağmen sonuçlarına baktığımızda söylendiği kadar büyük görünmemektedir.
Peki dördüncü kez oluşması beklenen ''Büyük Koalisyon'' nasıl olur da ''Büyük'' olur? Soralım!
1. Olaf Scholz, "Bu, Sosyal Demokrat Parti için acı bir seçim sonucudur, aynı zamanda bir seçim yenilgisidir.” dedikten sonra koalisyonda yer alacak olması nasıl bir büyüklüktür?
2. Bu seçim sonunda AfD 152, SPD 120, koltuk elde etmiş durumda. SPD, AfD'den 32 eksik koltuğa ve üçüncü parti olmasına rağmen nasıl büyük olur?
3. Bu seçim sonunda SPD geçen seçime göre yüzde 9,3 oy kaybederken, AfD yüzde 10,4 oranında yeni oy almıştır. Bu kadar küçülmeye rağmen SPD nasıl büyük olur?
Sadece bu üç sorunun cevaplarına göre bile büyük koalisyonun sol tarafında ciddi bir zayıflık olduğu görülecektir.
Siyaset zayıflığı affetmez. Seçmen SPD'ye muhalefet görevi vermiştir ama konjonktür SPD'yi koalisyon ortağı yapacak görünmektedir.
ABD'nin AfD'ye açık desteği,
AfD'nin ikinci büyük parti olmasına rağmen hükümet ortağı olamaması,
AfD'nin yeni dönemde ana muhalefet partisi olarak hem yetkilerinin hem de etkisinin çok daha güçlü olacağının görünmesi
CDU/CSU ile SPD hükümetinin gücünü ve büyüklüğünü tartışmaya açacaktır.
Eğer dördüncü büyük koalisyon kurulur ve ömrü uzun olmazsa bunu bedeli AfD'nin kaçınılmaz iktidarı ya da koalisyon ortaklığı olarak sonuçlanabilir.
AfD gibi gücü ele geçirince uygulayacağı ön görülemez politikaları olan aşırı sağcı parti yönetiminde hem Almanya, hem AB ve hem de küremiz yeni bir tehdit ortamına girecektir.
Her ne kadar AfD yöneticilerinin günümüzde merkez partileri gibi uyumlu mesajlarının olması ve '' ifade özgürlüğünü kısıtlamaya yönelik tüm girişimlere'' karşı olduklarını belirtmeleri; AfD'nin demokrasiye ve insan haklarına saygılı olacakları anlamına gelmemektedir.
Çünkü bu partiye oy verenler zaman içinde giderek daha aşırı ve daha yasakçı politika beklentisine girecek ve parti yönetimi de siyasetin doğası gereği giderek daha ırkçı ve anti demokratik politik söylemler eşliğinde kıta Avrupasının bile güvenliğini tehdit eder duruma gelecektir.
Nitekim Almanya Başbakanı ve Sosyal Demokrat Partinin (SPD) başbakan adayı Olaf Scholz, seçim gecesi yaptığı açıklamada; Demokratik bir ülkede yaşadıklarını ve demokrasiyi savunmak için mücadele ettiklerini vurgulamış ve "SPD, bu ülkede başka hiçbir partiye benzemeyen uzun bir geçmişe sahiptir. Bu nedenle AfD gibi aşırı sağcı bir partinin bu ülkede bu tür seçim sonuçları almasının asla kabul edemeyeceğimiz bir şey olduğunu açıkça belirtmek istiyorum. Ben bunu asla kabul etmeyeceğim.” demiştir.
Almanya'nın göç ve ekonomi alanında sorunları vardır. Almanya'nın içişlerine saygısızca müdahale eden ABD politikaları vardır. Ukrayna sorunu ve AB'nin güvenlik endişeleri vardır.
''Büyük Koalisyona'' karşı sert muhalefet yapacak AfD, koalisyon ve meclis dışı muhalefet partileri vardır. Yeni parlamentoda 630 milletvekili vardır ve kurulacak büyük koalisyon 328 milletvekili ile tüm bu sorunlara karşı mücadele edecektir.
Ne diyelim Amerikalıların meşhur sözünü Almanya için söyleyelim. ''Tanrı Almanya'yı Korusun''